Gardaş! Neyine Güvenirsen ?
Zaman odur ki:
Dadaşlar diyarı Erzurum’da, şehirler arası sefer yapan bir yolcu otabüsünde muavin, horlayan bir yolcuyu, insanları rahatsız ettiği gerekçesiyle uyandırır.
Adam tamam der. Tekrar uyur ve tekrar horlamaya başlar. Muavin tekrar uyandırır. Adam sinirlenmiştir. Muavinde. Tartışma büyür. Kavgaya dönüşür. Adam muavini döver, Müdahele eden Şoförü de döver. Hatta yedek şoför uyanır ayırmaya çalışırken onu da döver. Sonunda herkes bundan rahatsız olduğunu söyleyince iner. İnerken boksör olduğunu da ifade eder, tavır ve davranışlarıyla.
Aynı muavin başka bir gün, yine yolculuk sırasında horlayan yolcunun yanına gider, kibar bir şekilde uyandırır. Adam uyandıktan sonra muavin sorar:
Gardaş boksör misen?
–Hayır
-Karateci misen?
–Hayır
-Tekvandocu misen?
-Hayır
-Kungfocu misen?
-Adam sorular karşısında şaşırır ve yine hayır der.
-Muavin şaşkınlıkla sorar:
-Peki gardaş, neyine güvenip horlirsen?
Fıkradan anladıklarımız:
- İşinin ehli olan insanlar cesur olur.
- Bilgi ve spor güçtür.
- Muhatap olduğumuz insanı tanımamız bizim zarar görmemizi engeller.
- Genelin menfaatini bozacak tavır ve davranışlar özgürlük olarak değerlendirilmemelidir. Başkasını rahatsız ettiğimiz yerde özgürlüğümüz biter.