Zahmetsiz Kazanç: At Hırsızlığı
Teknoloji ilerliyor. Alet ve edavatlar gelişiyor. İnsan hayatı hiç olmadığı kadar kolaylaşıyor. Görsel bir dünya bizleri uçsuz, bucaksız bir dünyaya çağırıyor. öyle hayatlar görüyoruz ki medyada, imrenmemek elde değil. Bu hayatlara kolay ulaşamayacağını anlayan insan da kolay para yolları aramanın derdine düşüyor. Hırsızlık. …Emeksiz kazanç. Çok farklı yollarla bu yapılabilmektedir.
İnsan iki yolla para kazanır. Ya çalışacak ya hırsızlık yapacak. Görsel medya hırsızlığı ve zenginliği neredeyse reklam yapmaktadır. Cafcaflı hayata özenen insanlar farklı şekillerde kazanmanın derdine düşmektedirler.
Zaman odur ki,
Tolga ve Tunga iki kardeştir. Ancak ‘’elleri uzun’’ diye tabir edilen hırsızlık yapmaktadırlar. Farklı şehirden çaldıkları atı eve getirirler, atı güzelce temizlerler. Atın Eyerini, eyer altını, dizginini, at gözlüğünü, değiştirirler.
Doru bir attır. Yelesi ve kuyruğu uzundur. Boynu uzun, deve kirpikli, elma gözlü çok dikkat çekici bir attır.
Akşam aralarında konuşurlar. Abi olan Tolga kardeşine der:
-Yarın atı, hayvan pazarına götür de sat. Elimize biraz para geçsin.
-Tamam abi der Tunga.
Sonraki gün pazarda atın müşterisi çok olur. Gösterişidir üstelik ucuzdur. Pazarlık yapılır.
Alıcı : Bu atı denemem lazım. Koşumu nasıldır. Dörtnala gidiyor mu, Nefes darlığı var mı….
Ata deneme amaçlı biner ve dörtnala sürer. Atın gidişine oradakiler hayranlıkla bakar. Gidiş o gidiş. Tunga bekleyedursun. At geri gelmez. Hırsızlık atı olduğu için kimseye de şikayet edemez. Çaresizce eve gelir.
Abi olan Tolga sorar:
-Atı sattın mı?
-Sattım abi
-Kaça sattın ?
-Aldığımız fiyata.
-Nasıl yani !
Hırsızlıkla aldık . Benden de başka bir hırsız çaldı.
Fıkradan Anladıklarımız
- Kolay kazanılan kolay harcanır. Emeksiz kazanılan, her zaman düşüncesizce harcanır.
- Hırsızlıkla gelen hırzıklıkla gider. Yanlış yolla kazanılan yanlış yollarda harcanır. Toplum arasında buna ‘’Hay’dan gelen Hu’ya gider’’ de denir
- Bir ürün veya mal ucuz ise neden ucuz olduğu sorgulanmalıdır.